Şiir, Edebiyat, Kültür, Sanat

27 Ağustos 2020 Perşembe

ırayan bir cenneti anımsamanın rengi



Limon kokulu, yağmurlu kadınlar vardır

Gerçekten bir şey oluyor burada. Gizemli bir şey.
Bir denizaltı kadar görkemli ve garip.
Gri bir günde camlardan yağmuru seyretmek.
Saydam yusufçuklar yavaşça uzaklaşıyor ve beni
sana getiriyorlar topaz tapınaklarda.
Sen bir güneş tanrısı gibi gülümsüyorsun.
Biliyor musun kaç yıl tek başınaydım ben
karmaşanın içinde. Bir türlü tutunamıyordum işte.
Bir tek senin yanında yürümüştüm ben
topaz bir günde ve suya yakın.
Geceleri üstümü örterdin. Sonra konuşmazdın hiç.
Uzun süre konuşmazdık. Gözlerinde kaybolurdum.
Bu suskunluk anlaşılır bir şeydi. Deniz
ve karanlık yerlerden geçen bir nehrin sessizliği gibi...

Biliyor musun bir şey oluyor burada. Garip bir şey.
Bulanık bir suda yokoluş gibi.
Gözlerimde beyaz kelebekler uçuşuyor
ve beni kendime getiriyorlar yavaşça beyaz odalarda...

Unutuşum başka bir sendi. Ben ölüyordum Tropiko.
Unutuşun beyaz romansıyla ölüyordum.
Söyleyecek başka bir şeyim yok artık.
Unutmak istemiyordum oysa.
Güzel kalan yaralarda vardır çünkü...
Limon kokulu, yağmurlu kadınlar vardır.
Hiç unutmayan kadınlar vardır... limon kokulu...
herşeye rağmen... yağmur kalan kadınlar vardır...

Ben iyiyim şimdi. Sen nasılsın?

Lale Müldür, Anemon, Syf. 93

22 Ağustos 2020 Cumartesi

yok istediğim başka hiçbir şey

aleksandre loşluk

Susku altın tozlu bir cevap sende
Acı vermek mi istiyorsun, gizemi
                 Sürdürmek mi?
Gümüş bir kaptan su içip
                 Seni düşünüyorum
Senin altın tozlu suskunu.

Bırak barak bir Mevlevi
Uzaydan dönerek insin kalbine
Bırak herşey herşey
                 Eriyip gitsin
Ağızdan pastel gibi başını da öne eğsin
Doğulu musun, batılı mısın nesin?
Yoksa bölünmüş bir kişilik misin?
Yok gibisin, benim yok-sevgilim
Yoksa başka bir gezegenden mi
                  Geldin
Benimle uyu, kanatlarımız
                  Birbirine değsin
Yok istediğim başka hiçbir şey
                  Bu esrarengiz loşlukta.

Lale Müldür, kitap-lık, sayı: 89, 2005


12 Ağustos 2020 Çarşamba

kendiliğinden aydınlanmalar




"Bizi kovalayan ne çok şey var
Bir tütsü yakıyoruz dağılsın diye uğursuz anılar
Karşılıklı duran aynalarız sanki...
Aramıza giren her şey sonsuza gidiyor"

Lale Müldür, Anemon, syf.57