tutuk bir dilin güncesinden çıkıp geldik
buraya, kimliğimizin engin mavisine
ufkumuzda mağrur münzevî bir güzergâh
ürkek ellerin yazdığı cesur sözcüklerden
çözmeye hiç kalkmadım içindeki satırları
a desem… gözlerini sis basar
çocukluğunu giyinir susardı aşk
hatırlarım biraz kırılgan, küser utanırdın
alnında parçalı bulutlu bir gök
yine de kuşları uçurmayı bilirdi sesin
sonraları eksildi günler kapandı gülşen kapısı
ve birdenbire sürgülendi sonbahar
hüznün aralık perdesinden usançla
bir göç mevsimi daha göründü ömrüme
uçtum
kalbimde nâr gibi dağılan sancılar
kanatlarımda rengine direnen kar
Fatih Yavuz Çiçek
1 yorum:
çok güzel
Yorum Gönder