Şiir, Edebiyat, Kültür, Sanat

6 Nisan 2017 Perşembe

İşyerinden İzin Alma Taktikleri


Yeni işe başladığınız işyerinde aniden izin almanız gereken bir durumla karşılaştığınız oldu mu? Herhalde şefim, müdürüm, patronum nasıl bir tepki verir diye düşünmeyeniniz yoktur. Hele bir de mazeretiniz ikna edici değilse izin istemek en zor taleplerin başında gelir, değil mi?

Geçenlerde bizim şirkette işe yeni başlayan gençlerden biri idari işlerden sorumlu şefimiz Eyüp abiden utana sıkıla izin istiyordu. Eyüp abi kaşlarını kaldırıp “daha dün bir, bugün iki kardeşim” diyerek şimdiden yeni arkadaşların izin taleplerinin önünü kesmeye çalışıyordu. Çok bilinen bir uygulamadır bu. Yeni gelenlere önce sert, ulaşılmaz, uzlaşmaz ve her şeyin sizin kontrolünüzde olduğu izlenimi vermek için gerçek karakterinizi bir süre gizlemek zorunda kalırsınız.

Delikanlı şefinin bu tavrından sonra izin istediğine bin pişman, Eyüp abi de onun izin talebini geri çevirmiş olmanın hazzını yaşarken dayanamadım. “Abi, Ali Osman’ı unutma! Nasıl olsa bu çocukta mazeret uydurmanın yollarını öğrenir” dedim. Bizim şef bir bana bir de odadan çıkmak üzere olan delikanlıya bakıp seslendi. “Tamam evladım; git işini gör, izinlisin.”

Bakın bir Ali Osman’ı hatırlatmak izni nasıl koparttırdı değil mi? İşi bileceksin işe gitmeyeceksin derler ya hani, işte öyle bir durum.

Ali Osman bizim idari işlerde çalışan temizlik görevlisiydi. Evli dört çocuk babasıydı. Aldığı maaşla geçinemediğinden ek iş olarak çelik tencere tava vs. pazarlaması da yapıyordu. Öğle paydosu, akşamları, hafta sonları Ali Osman’a yetmediği için garibim hafta içinde de ara sıra kaçamak yapmak zorunda kalıyordu. Tabii ki bu kaçamaklar için şeften izin alması, aynı zamanda da geçerli bir mazeret uydurması gerekiyordu.

Ali Osman’ın uydurduğu en geçerli mazeretlerinden birisi yakınlarının, akrabalarının cenazesi olduğunu söylemekti. Bazen hasta numarası ile hastane sevk kâğıdı yaptırdığını, hastane yerine pazarlama işine gittiğini duyuyorduk. Her aybaşında elektrik, su, telefon, doğalgazın taksit yatırma işleriyse en çok bilinen izin alma taktiklerindendi. Doğrusu Ali Osman izin konusunda belirgin bir şekilde dikkat çeker hâle gelmişti ve bu kötü gidişe artık birinin dur demesi gerekiyordu.

Bir sabah yine Eyüp abiyle işyerinin düzenini konuştuğumuz sırada Ali Osman içeri girdi ve o klasik “şefim, büyük halam sizlere ömür, cenazesine katılmak için izin alacaktım” mazeretini uydurdu. Eyüp abi gayet sakin, çekmecesinden bir kâğıt çıkarıp masanın üstüne koydu. “Bak önümdeki bu listede bugüne kadar izin alırken söylediğin mazeretlerin kayıtları var. Sülalende öldürecek, kimsen kalmadı. Hepsini tek tek buraya yazdım oğlum, bu sana son izin verişim. Bana izin için uyduracak bahanen kalmadı. Yeminle söylüyorum, bak Fatih de şahit olsun, yarın geçerli bir mazeret getir bir daha benden izin istemene gerek yok, istediğin zaman gidebilirsin kardeşim. Ama bulamazsan mesaiden kaçıp pazarlama işi yapmayı bırakacağına söz vereceksin” dedi.

Ali Osman bu öneriyi kabul edip çıktı. O gün Eyüp abi şirketteki herkese Ali Osman’ın mazeret listesini gösterip, izin meselesini kökünden çözdüğünü muzaffer edasıyla övünerek anlatmış. Şirketi bir merak, bir heyecan sardı ki sormayın gitsin. Ertesi günü herkes dört gözle bekledi.

Ali Osman ertesi sabah Eyüp abinin yanına geldi ve o bildik umarsız tavrıyla “abi eniştem kız kardeşime tecavüz etmiş, dersini vermeye gideceğim, izin istiyorum” dedi.

Bizim şef hiddetten kızarmış yüzü, hem bugüne değin hiç duymadığı bir mazeret işitmenin şaşkınlığı hem de iddiayı kaybetmenin üzüntüsüyle “sözüm söz oğlum, bir daha bana gelmene gerek yok, git işini gör” dedi.

İşte o günden sonra Eyüp abiyi izin konusunda ikna edemeyenler, Ali Osman’ı hatırlatır. O da çaresiz “tamam evladım; git işini gör, izinlisin” der.

Ali Osman’ın en son uydurduğu mazeret için bu kadar da olmaz kardeşim diye düşünenler olabilir. Haklısınız. Fakat işin ucunda geçim derdi olup, bunun içinde sürekli izin gereksinimi doğunca ve mazeretler tükenip istediği ân gelmeme sözünü duyunca, her şeyi uydurabilirdi.

“Beşinci çocuğu istiyoruz. Bugün gündüz antrenman yapacağım, izin istiyorum da” diyebilirdi.

fy

Hiç yorum yok: