önümde eğilmiş dalların
sarılmış dumanları gibi mi kederli başım
su bana bazen her şeyi anlatır
ben onun içindeki oğula
ninemden haber sorarım
kaldım ateş ucunda gölge odaların
inanmak için tuza ve kutsala
gittim ayna dibinde sır oldum
her şeyi unutmaya
bir zaman göze gelen evlerin
yakılmış pencerelerinde
ağacını kuyuya gömmüş
dede tespihleri bir oğul olarak buldum kendimi
yol bilmez akıyor fırat suyu
buğdaylara dokunarak sürdürüyorum kalbimi
A.Barış Ağır
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder