Edebiyatla ve şiirle ilgilenip de Bedri Rahmi Eyüboğlu'nun "Ne zaman bir köy türküsü dinlesem şairliğimden utanırım" dizesini bilmeyen yoktur sanırım.
Son dönemde sık sık türkü dinliyorum. İyi yorumlanmış türküleri. Sesi, okuduğu türküyle bütünleşen isimleri dinlemeyi seviyorum. Türküleri, şarkıları "Issız Adam" filminin kahramanı gibi plaklardan dinlerdim eskiden. Fakat şimdi eli yüzü düzgün, sağı solu çizilmemiş plak bulmak güç. Bu yüzden kasetçilik, plakçılık gibi mesleklerin boşluğunu cd satan işyerleri doldurdu. Elimiz mahkûm cd'lere. Youtube faktörü var bir de. Arama motorları vs. İstediğin türküye, şarkıya anında, kolayca erişme fırsatı veriyor bu siteler. Kolaylık demişken; aslına bakarsanız hayat kolaylaştıkça, yaşamın değeri ucuzluyor, sanılanın aksine nefes almak zorlaşıyor, hayat daha da çekilmez hâle geliyor bana göre.
Bir dönem yaşadığım İzmir'de, ev arkadaşımın zengin bir plak koleksiyonu vardı. Dual marka pikapta sırayla dinlerdik koleksiyondaki bütün plakları. Geçen hafta gezdiğim bitpazarında bi tane pikap buldum. Ancak iğnesi kırıktı. Almaktan vazgeçtim. Çünkü parça bulmak gerekiyordu. Uğraşmak istemedim. Belki başka zaman sağlam bi tane bulurum dedim, içimden. Makaralı teybi olan başka bi arkadaşım var. Onunla zaman zaman oturup makaralı teypten dinliyoruz sevdiğimiz, dinlemekten hiç vazgeçmediğimiz türküleri, şarkıları. Şiir okuyoruz tıpkı lisede yaptığımız gibi. Plak yoksa makaralı teyp var. İdare diyoruz şimdilik.
Seçiciyim. Zevkler ve renkler meselesi diyoruz biz buna. Örneğin, Erkan Oğur'u asla dinlemem. Zevk almıyorum onun sesinden de sazından da. Nazan Öncel. Zerre kadar hazzetmiyorum kendi sesiyle yorumladığı şarkılarından. Şiirde Cemal Süreya okumaktan da haz almıyorum. Kendimi belki de en çok Edip Cansever dizelerinde bulduğum için Nâzım değil, Edip Cansever okumayı tercih ediyorum.
Zevkler ve renkler meselesi işte.
Dün akşam face mahallesinden bi arkadaşım Neşet Ertaş'ın Gönül Dağı'nı paylaşmış. Jülide Özçelik'ten. Dinledim. Jülide Özçelik dinledikçe can eksilten o türkünün özünü duyumsatmayı başaramıyor okurken. Beğenmedim türkü yorumunu.
Gönül Dağı'nı hemen şimdi burada Neşet Ertaş'tan paylaşmak isterdim, ancak işyerinde müzik siteleri açılmıyor. Ben de burada cd.den dinlerim artık.
"Kimseler görmeden yar oy/Gel gizli gizli"
4 yorum:
merhaba :)
yoruma açmışsınız yazılarınızı ne güzel..hep okuyorum sizi..
türküler bir başkadır..
Okuyarak değer katmışsınız. Teşekkür ederim.
Evet, türküler başka. Hele ki "Cahildim, dünyanın rengine kandım" diyebilmek her gönülün harcı değil.
İyilikle, selamlar.
dönüp dönüp şu söze kitleniyorum, 'ne zaman bir köy türküsü dinlesem şairliğimden utanıyorum'
Her türkü bir çığlık. Hepsinin birebir yaşanmış gerçek hikâyesi var çünkü...
Yorum Gönder