Birhan
Keskin'in "Cinayet Kışı" isimli şiirinin finalini çok severim. Şiir şu dizelerle biter:
"hiçbir aşk titremez sonsuza değin,
bütünlüğünü yitirişinden ölür bir mum
ve insan kanatlarından
ayrılır bir gün."
Ayrılıklar hakkında öyle çok şey yazılıp çizilmiştir, öyle çok şiir, roman, senaryo vardır ki, saymakla bitmez. Şairlerin, yazarların, senaristlerin, film yapımcılarının hiçbir dönemde vazgeçemediği temadır ayrılık.
Bana göre; ayrılıklar insan ruhunun kara kutusudur. Vedalaşma zamanı kanatlarından ayrılan her erkek, gerçekte pahalı
bir yalnızlığı satın almıştır. Kadın, hayâl kırıklığından ibaret karanlığa son vermiştir.
Mum söndüğünde titreyen ışığı nereye gider?
Elbette geldiği yere. Işığın kaynağına...
fy