gece, şuh bir gelinlik giyerken imgeleme
tülleşen ruhumun kandilini yakmaya
nerden, nasıl başlamalı?
-körleşen boş sözlere çevirdim sırtımı-
içine doğduğum kelimelerde
vekil istemeyen aynam kırık
âh vişne kalbim! uzlet
aşkın diliyle onar kendini
ki
yırtılsın şu hercai gafletin perdesi
yüzünü yere koy, alnını toprağa
hisset! tinin öz modunu
bu koku
bu renk çoğaldıkça
ardına düşeceğin rûya hadra olsun
dünyada cefa çeken bir felek
bir de değirmen taşında öğütülen bizler
-faili meçhul fukara-
unutma
insan içindeki aşk kadar insandır*
ömür dediğinse üç günlük baygın bir sakura
Fatih Yavuz Çiçek
*Mevlâna