Ölü Bir Adam
Resmetmek, İngiliz yazar Sarah Hall'ın dördüncü romanı. Tekin Yayınevi'nin 2013
yılında Türkçe çevirisini yayımladığı kitap Dünya'nın en saygın ödüllerinden
biri olarak kabul gören Man Booker'e aday gösterilmiş ve Portıco Kurmaca ödülünü
kazanmış.
Ödüllere şüpheyle
yaklaşan bir algım var. Özellikle ülkemizde yıllardır şair ve yazarlara verilen
çeşitli edebiyat ödüllerinin "eş, dost, yandaş" üçgeninde ulufe gibi dağıtılmaktan öteye geçmediğini, bundan sonrada geçmeyeceğini düşünenlerdenim.
Dünya edebiyatındada zaman zaman bizim ülkemizdekine benzeyen ödül verme tercihlerine tanık
olunsada, dışarda genellikle kazanan her daim iyi kitaplar ve iyi kurmacalardır.
Sarah Hall'da
"Ölü Bir Adam Resmetmek" ile kendisine verilen ödülü hakedecek bir kurmacaya
imza atmış. Yazar; birbirinden bağımsız gibi görünen dört farklı kişinin
öyküsünü ayrı ayrı bölümler hâlinde biraraya getirerek kitabı roman bütünlüğüne
ulaştırmış.
Ayna Buhranı, Şişe
Günlüklerinden Çevrilmiştir, Tepedeki Ahmak ve Annette Tambroni'nin Gönül Gözü
isimlerini taşıyan öyküler başlangıç sırasını kitabın sonuna kadar simetrik dönüşümünü koruyarak takip
ediyor.
Ayna Buhranı,
küratörlük yapan Susan'ın ikiz kardeşi Danny'i yitirmesinden sonra girdiği
bunalımı ve bunalımlarını aşmak için kendisini cinselliğin sınırlarını zorlayan
ilişkilere kaptırmasını, cinselliğe adeta bir uyuşturucu gibi sarılmasına
odaklanıyor.
Şişe Günlüklerinden
Çevrilmiştir, İtalyan ressam Giorgio'nun hayat felsefesini, sadece şişe
resimleri çizmesini şiirsel bir üslupla anlatıyor.
Tepedeki Ahmak, manzara
resimleri çizerek üne kavuşan ressam Peter'in, resimlerini çizdiği kayalıklarda
sıkışıp kalmasını, kurtarılmayı beklediği kayalıklarda geçmişiyle yüzleşmesini
konu ediniyor.
Annetta
Tambroni'nin Gönül Gözü, Çiçekçilik yapan ve görme duyularını ağır ağır
kaybeden bir genç kızın dünyasını resmediyor. Ressam Giorgio'nun
öğrencilerinden biri olan Annetta, gözleri görmeyen ve korumasız her genç kızın
karşılaşabileceği zorluklara, tecavüze rağmen hayata tutunmaya çalışıyor.
Sarah Hall bu dört
farklı öyküde okurları sanatın farklı detaylarıyla buluşturuyor. Kitap
ilerledikçe yaratılan karakterlerin birbiriyle tanışıklığına, yollarının bir
şekilde kesiştiğine tanık oluyorsunuz. Kitabın başlangıçta ağır gibi görünen
örgüsü 40-50 sayfadan sonra yerini dingin akıp giden bir su gibi kelimelerin
berraklığına bırakıyor.
"Hayatını yaşarken, kendi kendinin
farkına varamazsın, hepsi bu. Ayna'nın görüntünü serbest bırakması gibi, artık
vücudun da ruhunu taşımıyor. Başka yerlerdesin." syf.13
"Yalnızlık belki de en yanlış
anlaşılanıdır. Onu seçmek, sorumsuzluk veya bir başarısızlık olarak
algılanıyor. Çoğuna göre, bir hastalık gibi ondan sakınmalı. Yalnızlığın içinde
insanlar, bir narın taneleri gibi, mutsuzluğun birçok parçalarını görürler.
Dünyadan uzaklaştırılmak, çöpe atılmak ve unutulmak en korktuğumuz şey bu
mu?" syf.25
"İyi bir imge, rahat sığınağınızı
ihbar etmeli, güvenlik hakkındaki düşüncelerinizi ayağa kaldırmalı ve başınızı
döndürmeli. Vertigo gibi. Rothko gibi." syf.33
“Güller sanki suni bir şekilde üretilmiş
de üzerlerine sprey koku sıkılmış gibi. Sorsa, amcası Marcello, muhtemelen,
sebebini açıklardı. Amcası tezgâh için sebze ve çiçek yetiştirmenin yanında,
lavantadan yağ çıkarıyor ve Parma'daki parfümerilere satıyor. Bir çiçeğin ruhu;
onun şekli veya rengi değil, kokusudur, der çoğu zaman." syf.37
Sarah Hall'ın
şiirse üslubu, karakterlerine yer yer galiz küfürler ettirmesine rağmen göz
kamaştırıcı. Editörü bunu yazarın doğduğu şehre, kuzeyli ruhuna bağlamış.
Ölü Bir Adam
Resmetmek, Oğuz Nedirli tarafından Türkçe'ye çevrilmiş.
"Sezarın hakkı
sezara" diye bir söz vardır. Bizde "Sezarın hakkını sezara"
teslim edelim. Çünkü Tekin Yayınevi, yayımladığı Sarah Hall kitabı için
teşekkürü hakediyor.
İyi okumalar.
Fatih Yavuz Çiçek
Fatih Yavuz Çiçek