ben kalbi kırıklar taburunda öğrendim güzelbeyaz kalmayı
hüzün
ki ömrümün en kalabalık içtiması
serin
sulara çağırırdı mızıkacılar
her
sabah içimdeki ceylanların şahını
sabırlıydım
istesem
çıkarıp ovardım göğsümdeki lambayı
istesem
dünyayı sabitlerdim
soyutlardım
tersine akan nehirlerde geçen bütün zamanı
eyyüp
olmayı seçenler bilir
avcıda
rikkat yoktur, avcıda merhamet yok
zira
kalbin
taş kesildiği ânda zordur insanca gülümsemek
ve
bir ceylan için çok zordur
yusufun
saflarına yarasız geçmek
ki
yara sessiz bir aynadır
duru,
saydam
ölümsüz
tek gerçek
ben
oklandığım kalbi kırıklar taburunda öğrendim bu gerçeği
uzun
zaman oldu bilirim
ceylanlar
nasıl vurulur, nasıl dirilir
acımasız
bir infazı akrebin şehvetli ıslığından tanırım
âh!
eyyüp olmayı seçenler bilir, bilmek ölmek demektir
bildikçe sökülür ruhum güzelbeyaz nakışlarından Fatih Yavuz Çiçek